Hastanenin Yakasından Düşün Artık!…

Bildiğiniz gibi ilimizde tek hastane var ve her gün neredeyse bu hastaneyi kötülemek için elimizden geleni yapıyoruz. Zaten Karabük’te zarar vermek için başkalarına ihtiyaç yok nasılsa biz bize yeteriz. Son günler de bir olay ısıtılıp ısıtılıp sıcak tutulmaya çalışılıyor. Memleketini seven hiç kimse bu memlekete ait kurum ve kuruluşlarını baltalayacak şey yapmamalı yapamamalıdır. Adına ister gazetecilik deyin, ister siyaset deyin ister başka şey deyin. Elimizde bir hastane olduğunu düşünürsek itibardan yoksun bıraktığınız böylesine bir kamu kurumunu kötüleyerek 2 gün sonra güvenden yoksun bıraktığınız kuruma müracaat etmeyen bir hastanın hayatına mal olursanız buna sebep olmanız sizleri hiç mi rahatsız etmez, bu nasıl memleket sevgisi.

Üstelik yalan yanlış bilgilerle ya da servis edilen kasıtlı bilgilerle mi diyeyim.

KARABÜK HABERLERİ GRUBUMUZA KATILMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Seçimlerden sonra biz de şu sağlık konularına bir girelim bakalım bu nasıl şeymiş görelim. Karabük’ün kamusal alanlarına zarar verecek habercilik anlayışımız yoktur. Bu yazıyı hepsinin okuyacağına da adım gibi eminim. Bakalım bu sağlık konusuna girince ne yapacaklar.

Artık kabak tadı verdi. Adama gıcıklığın var, aman o beni tanısın, aman bana biat etsin, ben olmadan hareket edemesinler, aman ha rahat çalışayım, yaşayayım ama devletin tüm imkanlarından faydalanayım. O makamlara gelinceye kadar atmadığın takla kalmasın, sonra işin gücün kazanı karıştır dur. Mesela yani!..

Millet  tek hastanede mağdur oluyormuş, hastane tıka basa hasta kaynıyormuş, sıra alamıyormuşsun gibi sorunlar hiç size değmesin öyle mi.

Gelelim uzun bir girişten sonra konuya;

Epeydir hastane ameliyathanesi sağlık skandalı gibi başlıklarla gündem olan konuya hiç girmemiştim dedim ya tanıyorum ortamı. Tanıdığım mağdur iddiası ile bir yakınım aradı ve ısrarla bu konuyu gündemde tutmak için röportaj istediklerinden bahsetti, sonra Başhekimi aradım ve makamında görüştük iddiaların hepsini sordum kendisine, çünkü gazetecilik yapacaksanız tarafların durumlarını analiz ederek tarafsız ve kamu yararı gözeterek hareket etme sorumluluğunuz olmalı. Öncelikle günde on binlerce hasta ve çalışanla koca bir hastanenin tüm sorumluluğunu bir başhekime yüklemek kadar acımasız bir tutum olamaz. Elbette sağlıkta sorunlarımız var ve bu sorunların çözülmesi için adımlar atılmalı, hata ve kasıt ve keyfi kusur varsa bu mutlaka cezalandırılmalı..  şimdi madde madde gidelim

1. Hastane ameliyathanesinde sterilizasyon krizi

Ameliyathanede kullanılan malzemeler steril halde gelir siz ürün taraması yapınca üzerinde renk değişimi olur siz (kullanan sağlıkçı) bundan steril olup olmadığını anlarsınız. Böyle bir sterilizasyon ihmal ihtimali varlığı Başhekime bildirilince kendi aralarında yapılan değerlendirmeler sonucunda o günlerde ki hastalarla hemen irtibata geçilerek ihmal ihtimali olma olasılığına karşı tedbir almak için hastaları geri hastaneye çağırıyorlar, netice itibari ile hiçbir hastaya bir şey olmadığı gibi sürecin de takibini yapıyorlar

• Ameliyathaneye önüne gelenin girebildiği iddiası

Ameliyathanelerde kullanılan tıbbi sarf malzemeleri genellikle ortopedi ameliyatlarında kullanılan malzemeler dolar ile alındığı ve kur farkından etkilendiği için Bakanlık karşılıklı firmalar ile sözleşme hazırlarlar (kendi kayınbiraderim protezi 4 ay bekledi)  ameliyat sırasında ameliyathaneden çıkıp steril ortam bozulmaması için bu ürünleri tedarik eden tedarikçi firmalarının yetkilileri de ameliyathanede bulunabilir aynı sağlıkçılar gibi ortam oluşturularak. (Eski bir satın almacı olduğum için süreci biliyorum diyelim) Bu tedarikçi firmalar ile bakanlık değişen fiyat dengesizliklerinde aynı fiyatlarda ürün temin etmek için Bakanlıkla ikili anlaşma yaparlar ve bu Firma personeline (tabi gerekli bilgi ve donanım sahibi olan firma personeline) “Klinik Destek Elemanı” olarak kart verilir ve bu elemanlar gerekli bilgi ve donanıma sahip olduklarından ameliyathanede bulunabilir ve malzeme temininde bulunurlar özellikle ameliyat anında ani oluşan ihtiyaç temini açısından. Bu sözleşme firma ile istedikleri zaman fesih edebilecekleri anlaşma olup Bakanlık tasarrufu ile yapılır ve tüm Türkiye’de uygulanan bir uygulamadır. Yani Başhekimin kafasına göre kart verip al istediğin yere girebilirsin dediği bir uygulama değildir.

• Bakanlık müfettişleri gelmesi

Bizzat eksik ve kusurun bulunması varsa kasıt, bulunması amacı ile bizzat Müfettişleri hastaneye davet eden Başhekimin kendisidir, tabii kuyu kazmak maksadı ile çağrılan Müfettişler hariç!. Kendi ifadesine göre mağdur olduğu düşüncesi taşıyan tüm hastaların yasal haklarını kullanmalarını istemektedir. Kim hatalıysa, kim kusurluysa ve kimin kasıt taşıyan bir zararı varsa mutlaka bulunmalı demektedir.

Kısaca şu not ile yazımı bitireyim;

Siyasi olarak değerlendirilmemesi için sağlık konusunda Seçim süreci tamamlandıktan sonra çok detaylı yazmaya başlayacağız. Öyle her bir vatandaşın hakkı bulunan bu kamu kurum ve kuruluşlarını hiçbir yetkili veya çalışanın kendi heva ve heveslerine kullanma arzuları varsa eğer yapılamaması için www.karabukbulten.com ailesi olarak elimizden ne geliyorsa yapacağımız bilinmelidir. Kamu kimsenin mülkü değildir, devletin millete hizmet etmesi için oluşturulmuş hizmet alanlarıdır.

Yazar: Erkan BÖREKÇİ

Uluslararası Politik Ekonomi